HABER: MEHMET OFLAZ – KAMERA: CEMAL BERK AYTEKİN
(HATAY) – Hatay’da, 6 Şubat depremlerinde yıkılan Rönesans Rezidans ile ilgili davanın ikinci duruşmasının ardından açıklama yapan acılı aileler, sanıkların “kasten adam öldürmek” suçundan cezalandırılmasını istedi. Enkazda 3 çocuğunu kaybeden Meryem Bıyıksız, “Bu devlete ben düzgün evlat yetiştirmeye çalıştım ama başkaları çocuklarına çok para götürmek için çocuklarımızı öldürdüler. Allah belalarını versin” dedi.
Hatay’ın Antakya ilçesine bağlı Ekinci Mahalllesi’nde 6 Şubat depremlerinde 269 kişinin yaşamını yitirdiği, 13 kişinin yaralandığı ve kayıpların olduğu Rönesans Rezidans ile ilgili 5’i tutuklu, 1’i firari, 8’i hakkında ayrı ayrı 22 yıl 6’şar aya kadar hapis istemiyle açılan davanın görülmesine bugün devam edildi. Mahkeme heyeti; tutuklu sanıkların tutukluluk halinin devamına, kamu görevlileri ve kayıplar hakkındaki dosyaların akıbetinin sorulması, olası kast ile ilgili ek savunma halinin sonraki celsede değerlendirilmesine karar verdi. Sanık avukatlarının yeni bir bilirkişi raporu talebini reddederek, duruşmayı 24 Ekim 2024’e erteledi.
“Başkaları çocuklarına çok para götürmek için çocuklarımızı öldürdüler”
Acılı aileler duruşmanın ardından açıklama yaptı. Rönesans Rezidans’ta 3 çocuğunu kaybeden Meryem Bıyıksız, “Acımız çok büyük ama karşı taraf avukatları bir şey söyleyince ben dayanamadım çıktım çünkü gerçekten acımız çok büyük” dedi.
“Sadece onlar ölmedi, biz de öldük onlarla” diyen anne Bıyıksız, şöyle devam etti:
“Gecemde gündüzümde sadece çocuklarımın yanına gidiyorum. Herkes artık benim için deli demeye başladı ama ben yavrularımı tek başıma büyüttüğüm için çok ağır bir şey bu. Annelik çok zor bir şey ve gerçekten en ağır cezayı almalarını istiyorum. Elimden geleni de yapmaya hazırım evlatlarım için. Çok kötüyüm, konuşacak bir şey bulamıyorum çünkü gerçekten duygularımı ifade edemiyorum. Bu acıyı sadece yaşayan anlar. Yani normal bir kişi şimdi gelip beni dinlediğinde anlamaz ama yaşamışsa gerçekten dinler, anlar beni. Çok zor. Çocuklarımın üniversite okuyordu ikisi de. Bu devlete ben, düzgün evlat yetiştirmeye çalıştım ama başkaları çocuklarına çok para götürmek için çocuklarımızı öldürdüler. Allah belalarını versin.”
“Adalet istiyorum”
Rönesans Rezidans enkazında ablası ve yeğeni kayıp olan Cemile İncili de “Resmi kayıtlara göre, Rönesans’ta 49 kişi kayıp, bulunamayanlar var. Ben depremden 2 gün sonra çıkarıldım, kurtarılmışım. Adalet istiyorum. Cenazelerimizi bulamadık zaten. DNA eşleşmelerinde hiçbir yerde bulamadım” diye konuştu.
İncili, sanıkların olası kastla yargılanması gerektiğini belirterek, “Çevremizde 10 tane bina ayakta kalmışken bizim bina saniyeler içinde yıkıldı ve orta blokta oturuyordum ben, orta blok o kadar kısa sürdü ki, bu yapım hatası değil de nedir? Yanımızdaki de aynı parselin içindeydi, onlar neden ayakta kaldılar da bizimki hemen yıkıldı? Canlarımızı bulamadık. Adaletin en ağır şekilde, onların ceza almasını istiyorum. Kasıtla adam öldürmekten ceza almasını istiyorum. Sevdiklerimizin acısı, bir nebze olur öyle rahat ettirebiliriz” ifadelerini kullandı.
“Sorumlular içerde çürüsünler”
Enkazda kızı, damadı ve iki torununu kaybeden Reşide Taslak da “Depremde yıkılan binada, kızımı, iki torunumu, damadımı kaybettim. Dört tane canım gitti. Dileğim en ağır şekilde ceza almaları. Biz doyamadık onlara. Onlar toprakta, bunlar da içerde çürüsünler. Söyleyecek kelimemiz yok. Bizim kendi hayatımız da öldü. Hiçbir şeyden zevk almıyoruz, öylesine yaşıyoruz yani” şeklinde konuştu.
Ne olmuştu?
ANTİS Yapı tarafından inşa edilen, “Cennetten bir köşe” sloganıyla satılan Hatay’daki Rönesans Rezidans, 6 Şubat depremlerinde yıkılan yapılar arasında yer almıştı. Rönesans Rezidans’ta Hatayspor’un futbolcusu Christian Atsu, Hatayspor Sportif Direktörü Taner Savut, milli hentbolcu Cemal Kütahya’nın da aralarında olduğu 269 kişi hayatını kaybetmiş, 13 kişi de yaralanmıştı. Rönesans Rezidans’ın enkazı altında kalan Dışişleri Bakanlığı Hatay Temsilcisi Devrim Öztürk ve bazı yurttaşların izine rastlanmamıştı.
Hatay Cumhuriyet Başsavcılığı, iddianamede tutuklu sanıklar müteahhit Mehmet Yaşar Coşkun, yapı denetim şirketinin yetkilileri Mehmet Haşim Eraslan ve Bülent Seküçoğlu ile kontrol elemanı Önder Artun, yapı denetim şirketinin yetkililerinden Ayhan Karan, tutuksuz sanıklar inşaat teknikeri İbrahim Dahıroğlu ve şantiye şefi Bayram Mansuroğlu ile müteahhit Mehmet Yaşar Coşkun’un kardeşi ve rezidansın statik proje sorumlusu, şantiye şefi ve şirket ortağı firari Hüseyin Yalçın Coşkun hakkında, “bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne neden olma” suçundan 22 yıl 6’şar aya kadar hapis cezası talep etmişti. Firari Hüseyin Yalçın Coşkun için kırmızı bülten çıkartılmıştı.
Müteahhit Mehmet Yaşar Coşkun, yanında ciddi bir miktarda nakit parayla 10 Şubat 2023 tarihinde THY’nin Karadağ uçağıyla yurt dışına kaçmaya çalışırken İstanbul Havalimanı’nda yakalanmış ve akabinde tutuklanmıştı.
